Adıyaman kent merkezine 23 kilometre uzaklıkta bulunan, zelzelenin birinci günlerinde olumsuz hava ve yol kaideleri nedeniyle ulaşımda zahmet çekilen 1700 nüfuslu Yaylakonak beldesinde yığma taş, toprak ve kerpiçten yapılan konutların neredeyse tamamı Kahramanmaraş merkezli sarsıntılarda yıkıldı.
Yakınlarını kaybetmenin acısını yaşayan belde sakinleri, yaralarını sarmaya çalışıyor.
Çadır kurulması için çalışmaların başladığı beldede, askerler de yardım gereçlerini bölgeye ulaştırdı.
Anadolu Ajansı muhabiri Ahmet Bayram’ın haberine nazaran, Yaylakonak Belde Belediye Lideri Abuzer Aydın, beldede sarsıntı günü enkazın yanı sıra sert kış şartlarıyla da gayret ettikleri için hayli zorlandıklarını söyledi.
Belde merkezinde 72 can kayıplarının olduğunu, belde nüfusuna kayıtlı olup da Adıyaman merkezde yaşayan 33 vatandaşın da hayatını kaybetmesiyle toplam 105 cana veda ettiklerini lisana getiren Aydın, şöyle konuştu:
“Çok sıkıntı kurallar altında gayret ettik, hava muhalefeti nedeniyle önemli zorlandık. Bu kadar önemli yıkımın bir nedeni de yoksulluk. Konutların hepsi taş yığma ve kerpiç. Bu konutların kimisi 40-50 yıllık. İmkansızlıklar nedeniyle beton harç kullanılamamış, onun yerine toprak kullanılmış. Bu nedenle önemli kayıplar verdik.”
Aydın, 1700 kişinin yaşadığı beldede yaklaşık 280 hane bulunduğunu belirterek, “15 meskenimiz sağlam oturulabilir durumda, 10 tanesi ayakta lakin kullanılamaz durumda. Geriye kalan hepsi yerle bir oldu. Beldedeki kamu binalarından belediye binasında az hasar var, kullanmayı düşünmüyoruz. Cemevi büsbütün ziyan görmüş, sıhhat ocağı ve okulumuzun iki binası ayakta.” sözlerini kullandı.
Belde sakinlerinden Halil Taşkaynatan da kayıplarının epeyce fazla olduğunu lisana getirerek, şunları kaydetti:
“Yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Köylüler kendi imkanlarıyla insanlarını kurtarmaya çalıştı. Biz kendi imkanlarımızla enkaz altından çıktık. Bir çocuğum kaldı, onu çıkardım, komşularımı kurtarmaya çalıştım, kimileri ölmüştü, kimilerini kurtardık. Yaşadığımıza şükrediyoruz, bu meskenlerden nasıl çıktık diye.”
“HAYALET BİR KÖYE DÖNDÜ BURASI”
Köylerinin adeta yok olduğunu belirten Taşkaynatan, şunları söyledi:
“Köy yıkıldı, akşamları köyde kimse yokmuş üzere. Hayalet bir köye döndü burası. Kimse yok akşamları, gündüzleri ise gelip konutların içinde sağlam kalan eşyalarımızı çıkarmaya çalışıyoruz. Devlet yetkililerimizin buraya yardım etmesini istiyoruz. Daha dün Ulaştırma Bakanımız geldi, isteklerimizi sordu, biz de ilettik. ‘Yapacağız’ dedi ancak gecikmesini istemiyoruz. Kalacağımız yer yok, dağlık bir yer burası, rakımı yüksek, karlı bir memleket. Soğukta beşerler dışarıda güç dayanıyor.”