Merkez Bankası faiz takıntısına son verecek mi?

Merkez Bankası (MB) Para Politikası Kurulu’nun (PPK), bugün saat 14:00’te açıklayacağı kararla, son dört toplantısında olduğu gibi politika faizini yüzde 14’te sabit tutması bekleniyor. PPK, en son Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal döneminde yani 2021 Mart ayında politika faizini iki puan artırarak yüzde 19’a çıkardıktan sonra görevden alınmıştı. Yerine atanan Şahap Kavcıoğlu ise görevi devraldıktan sonra 5 ay faizi sabit tuttuktan sonra, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yıllardır savunduğu “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” görüşü çerçevesinde geçen yılın sonunda politika faizini kademeli olarak 500 baz puan indirerek yüzde 14’e çekmişti. Bu karar sonrasında kur ve enflasyonun yükselmesi üzerine TCMB son dört toplantıda faizi sabit tutma kararı almıştı.

Ekonomistler, sosyal medyadan yaptıkları açıklamalarda yüksek faiz takıntısının ekonomide yarattığı olumsuz sonuçlara dikkat çektiler. Eski Hazine Müsteşarı ve ekonomist Dr. Mahfi Eğilmez, Twitter’dan yaptığı paylaşımda “Faiz düşünce kur yükselecek, ihracat artacak ithalat düşecek, cari açık düşecek, üreticiler ithalat yerine üretime geçecek, fiyatlar düşecek, fiyatlar düşünce enflasyon düşecek, enflasyon düşünce kur düşecek…Faizi indireli 9 ay oldu henüz sadece kur yükseliyor” ifadelerine yer verdi.

Bu garabet bitsin

Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Cem Başlevent, Twitter’dan yaptığı paylaşımda MB’nin bugün alacağı kararla yüksek faiz takıntısına son vererek bu garabeti bitirmesi gerektiğine dikkat çekti. Politika faizinin yüzde 25’e kadar çıkarılabileceğini vurgulayan Başlevent, faizin yükseltilmesi durumunda ekonomide yaşanacak gelişmeleri şöyle sıraladı:

1. Doların belini kırarsın.

2. Enflasyon düşüşe geçer.

3. Eksi 50 küsur milyar dolar döviz rezervini yakmana gerek kalmaz.

4. Kur korumalı mevduat hesabı için Hazine’den onlarca milyar TL çıkmaz.

5. Konut balonu patlar, kiralara da olumlu yansır.

Ayrıca, risk algısı azalacağı için

6. Ağbal dönemindeki gibi yabancı sermaye girişi olur.

7. CDS değeri düşer ve daha düşük faizle borçlanma imkânı olur.

8. İnsanlar geleceğe daha güvenle bakacağı için yatırım ve tüketim artar. Yani ekonomik büyüme üzerinde de olumsuz etki olmaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir